ÜYELİK
MENÜ
©2024 Tüm Hakları Sakladır.

Makale-141 Bir İlimadamı, Müslümanlar ve Liberal Etki

Nüfusun yüzde doksan dokuzu müslüman bilinen ülkemizde, liberalizm etkisiyle, ayıpları-kusurları-günahları önleme yöntemlerine karşı çıkanlar varmış. Ayıp-kusur-günah önleme yöntemini göremediysek de, kendi kendimize yeterli kalmaktan sakınıp İslam hukukçusu bilinen bir ilimadamının yazısını okuduk öğrendik! İlimadamı tespit etmiş. Liberalizm etkisinde kalanlar, ''Bırakın. Herkes kendi dinini kendi ahlakını kendi seçsin, hayatını kendi ilkelerine göre yaşasın'' diyorlarmış!

İlimadamı, bu tespitiyle üzüntüsünü mü dile getirmiş oluyor yoksa felsefe mi yapıyor belli değil. Yüzde doksan dokuzu müslüman bilinen ülkede, herkesin kendi ilkelerine göre hayatını yaşaması anlayışının revaç bulması, toplumu mutlaka çöküntüye uğratacağından, hukuk ihtisaslı ilimadamından çözüm olabilecek reçete beklerdik. Onun cümleleri sadece bilgilendirme mahiyetli. Verdiği bilgiyi irdeleyeceğim.

Önce bir hatırlatma: ''Her tür yaşantıya serbestlik getireceğiz'' diyen başımızdaki yönetime, nüfusumuzun yarısı -buna ne tür yaşantının dahil olduğunu bilmeden- onay vermişti.

İman bahsinde üç sözcük öne çıkar: Mümin, kafir ve münafık.

İlimadamı, 'mümin' sözcüğünün anlamını, ''Kendini kendine yeterli görmeyen, dünya ve ahırette başarılı ve mutlu olabilmek için ilahî irşada muhtaç olduğuna inanan, bu sebeple Allah'ın örnek olarak gönderdiği Peygamber'i rehber edinen, onun izinden gitmeye çalışan insandır'' şeklinde veriyor. Lafı niye bu kadar uzatıyor? Öz yazdığında okuyucuları anlamazlar diye mi?

Mümin, yaşanılan sıkıntılara karşı önerilen çözüme inanmış kimsedir. Cehalet ve vahşet ortamında bunalan insanlara, asla yalan söylemeyeceği bilinen o insan (Hz. Muhammed), ''Tek ilah olan Allah'tan gelen tavsiyeler derdinize çözüm olacak'' demiş, buna kuşku duymadan inananlar 'mümin' sıfatını almıştı. Bugün, benzer dertlerle muzdarip olan ülkemiz insanları, kuşku duymadan inanacağı kimseleri bekler; 'mümin' sıfatını kazanabilmek için.

İlimadamının bilgilendirme mahiyetli cümlesi, ''Kur'an'a göre'' ifadesiyle başlıyor. 'Ona göre, şuna göre' değil de Kur'an'a göre... Mesela şu: ''Kur'an'a göre, insan kendini kendine yeterli gördüğü zaman yoldan çıkmış, haddini aşmış olur''. Yani Kur'an'ın bir ayetini (Alak: 6) meallendirip demek istiyor ki; tercih sizin.

Eğer toplumda, herkesin kendi ahlakını kendisinin seçmesi, kendini kendine yeterli görmesi istenmiyorsa, başa gelmesi için bin takla atılan yönetimden, toplumu çökmekten kurtaracak ahlak prensiplerini emretmesi istenecektir. Haydi, liberallerden şikayet varsa onların isteğine reddiye çekilsin; ferdin kendi ahlakını kendisinin seçmesi önlensin. Kur'an okuyor, camiye gidiyor... hem hak-hukuk-adaleti bayrak yapmış... hem müslümanların desteğini almış denilen yönetim, bunu emretmeden bu olmaz.

Alak Suresi'nin 6'ncı ayeti -inne'l-insane leyedğâ-, her hangi bir insanın, özgürlük sınırını başkasının aleyhine aşabileceğini ima eder. 'Yedğâ' kuru kuruya yoldan çıkma olarak anlamlandırılırsa, bu ifadeyi belki şair olan anlar ama halk anlamaz. Hatta kendini şair sanan bile anlamaz! Alak Suresi'in daha başında, 'okuma', 'yazma', 'öğrenme' ve 'öğretme' terimlerinin kullanılması, insanların bulundukları konumdan taşmamalarının, başkalarının özgürlüğüne tecavüz etmemelerinin ancak eğitimle olabileceğini belirtir. İlimadamı, gerçi, ''ilahi irşad'' ifadesini kullanarak bu anlamı çağrıştırmak istemiş, ama, bunu aile bazında tuttuğundan ülke sorunlarına karşı tesirsiz kalacağını fark edememiş.

Temenni: Bir ilimadamında, hem her çeşit yaşantıyı serbest bırakacağını söyleyen yönetimi destekleyip hem liberallere çatma garabeti oluşmasın.

İbrahim Faik Bayav
(26.12. 2011 tarihinde yazıldı)
Bu paylaşımın her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Paylaşımın izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yorumunuz
YORUMLAR


Henüz hiç yorum yapılmadı.
Edebiyatsitesi.com, 2025. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatsitesi.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.